Nükleer Enerji ?
Nükleer enerjinin ne olduğunu tam olarak bilmediğimizi düşünüyorum. Diğer ülkelerin nükleer enerji santrallerinin durumuna gore yorum yapamayız. Özellikle Amerika bu konuda öndedir. 1978den bu yana Amerika'da santral yapılmama sebebi elde gereğinden fazla kapasitede santralin oluşmasıdır. Amerikanın enerji açığı yoktur. Nükleer santrallerin kapasiteleri yeni yeni dolmaktadır. Hangi santralin daha doğru olacağına veya olmayacağına sadece mühendis insanların cevap verebileceği konular değildir. Yada tek başına sosyalist veya felsefi düşünen insanlarında vereceği bir cevap değildir nükleere hayır demek.
Enerji türlerinin birbiriyle karıştırıldığını düşünüyorum. Örnek olarak bor değerlendirelim diyoruz. Fakat bunla içiçe biri olarak bor pazarının olmadığı bunun yerel büyük şirketler tarafından araştırıldığı ticarileşmesi için potansiyel pazar bulunamayan bir alan olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Bor yakıt değildir. Bor hidrojeni depolamak için araçtır. Hidrojeni elde etmenin en kısa yolu elektrolizdir. Bunun için elektrik gerekir. Bor teknolojisi otomobil gibi araçlar için düşünülen bir yakıt depolama teknolojisidir. Araçlar için bunun adaptasyonu, elinde bor olmayan bir ülke için mantıklı değildir. Kendi imalatımız olan ciddi herhangi bir aracımız yoktur.
Borla likit yakıta dönüştürmek gibi enerji dönüşümleri de kayıplar içerir. Elektrik enerjisi birinci düzey ihtiyaç duyulan enerji kaynağıdır.
Türkiyenin kendi enerji kaynağı (Elektrik için)1. düzeyde termik santrallerimiz. Termikler kendi içinde basitçe doğalgaz ve katı yakıt santralleri olarak ayrılabilir.
2. düzeyde hidroelektrik santrallerimiz. Şimdi bu tür santralleri inceleyelim.
Termik santraller için:
Doğalgazda %100 dışa bağımlıyız. Katı yakıtlı sistemler de çevreye en zararlı olanlardır.
Hidroelektrik santrallerimiz mevsimlere göre değişik miktarlarda enerji üretebilir. Bazı sezonlarda su biriktirilirken enerji üretilemez.
Şu an en büyük yük doğalgaza verilmiştir. Sezon veya zaman sınırı yoktur.
Türkiyenin sezon bekleme gibi bir tahammülü olmadığı gözönünde bulundurulmalıdır.
Peki alternatif dediğimiz kaynaklara bakalım. Güneş? Panellerin maliyeti nedir biliyormuyuz? Türkiyenin heryerini güneş paneli yapsak bu enerji Türkiye'yi doyurmayacaktır. Ve kurulum maliyetlerinin Türkiye gibi bir fakir ülke için maliyeti çok yüksektir, ödenme ihtimali yoktur. Güneş gece yoktur. Depolamak ise maliyetleri 3-5 katına çıkarmaktadır. Rüzgarın durumu dahada kötüdür. Ne zaman ne verim alacağınız belli değildir. Bu konuda yapılan hesapların lütfen her zaman aylık veya yıllık yapıldığına dikkat ediniz. Enerji kullanımı kesintili değildir her zaman kullanılabilir. Depolansa bile yine bu esnada enerji kayıpları olmaktadır.
Araç teknolojileride artık elektrik enerjisine yönelmektedir. Geleceğe bakar isek nükleer enerji yegane ve en temiz ve karlı enerji kaynağıdır. Bugün nükleer enerji için en büyük avantaj en son teknolojilere bu zamanda sahip olmaktır. Düşünün bir kere biz nükleer enerjiyi tanımıyoruz. Bu konuda bilgili mühendislerimizin gerçek iş tecrübeleri de yoktur. Nükleer sektörü de bir araştırma geliştirmedir. Biz bugün bu işlere girmiyoruz diyelim. Fakat çernobil orada hasar gördü diyoruz ama zararı bizde görmedikmi. Dünya hepimizin değilmi. Kimi kandırıyoruz kendimizi mi? biz girmeyelim onlar ne yaparsa yapsınmı demeliyiz. Araştırıp daha güvenli hale getiremezmiyiz. Arkadaşlar Benzin, LPG tehlikeli değilmidir. Elektrik akımı çıplak olarak tehlikeli değilmidir. Basınçlı hava (kompresörler) tehlikeli değilmidir. Bunlar kontrol altına alınmış ve bugün vazgeçilmez olmuşlardır. Nükleer enerjinin gelecekteki ödevi bellidir. İnsanoğlunun bugüne kadar bulduğu en mantıklı ve gelecek vadeden enerji kaynağı nükleerdir. Bugün tüm enerjimizi kapsamasa bile en az bir tane nükleer santral yapmak toplumumuzun geleceği için boynumuzun borcudur.
Görüldüğü üzere önceden bir çok şey korkututucu ve yıpratıcı gözükmekle birlikte nükleere de hayır demek bizi sadece bağnaz ve gerici yapar. Herhangi bir çözüm önerisine direk olarak hayir demek genelde hatalıdır. Bu tür durumlarda gercekçi ve mantıklı alternatif bir kesin çözüm önerisi ile cevap verilebilir.
Düşüncelerinizi bekliyorum.